Anton Çehov Bütün Öyküleri

Rus edebiyatını severim ,hele o betimlemelerini ,eğer güzel bir çeviri ise tadından yenmez.Geçen gün kardeşimin kütüphanesinde gördüm kitabı ,onca zamandır buradaymış da ben fark etmemişim. Kısa öyküleri severim ,bir de yazarın dilini ,anlatış tarzını ,betimlemelerini ,karakterlere hayat verirken yadırgamadan ,umursamıyormuş gibi şekillendirmesini ,sonuca bağlamadan bitirilen ,aslında çok da bir şey anlatmadan ,gözlemlere dayanarak önünüze bir sahne kurulmuşcasına her detayı gözlerinizin önüne seren yapısını ,konuşmaların akıcılığını ,her birinin gerçek  hayat hikayeleri olabileceğine inandıran ,gerçekçi kurgusu ve hayatın içinden karakterleri ve de eşsiz benzetmeleri  ile gönlümü fethetti .

aşağıda o öykülerden  ”YETENEK ” adlı öykünün bir kısmını paylaşacağım.

”Üç ressam arkadaş kafese kapatılmış kurtlar gibi odanın içinde bir köşeden öbür köşeye dolanıp duruyorlar.Durmadan konuşuyorlar, içlerini döküyorlar ; üçü de heyecanlıdır,esin doludur…Söylediklerini bakılırsa gelecek ,ün ,para avuçlarının içindedir…Hiç birini aklına zamanın hızla geçtiği ,yaşamın günden güne sona erdiği ,sürekli başkasının ekmeği ile geçindikleri ama hiç bir şey yapmadıkları gelmez.Üçü de acımasız bir yasanın kurbanıdırlar aslında .Bu yasaya göre yüzlerce yeni başlamış ,umut verici gençten ancak ikisi,üçü sonuç alır .Geri kalanlar ise toplum karşısında etten kale rolü oynayıp topluca telef olurlar .Bunları düşünmedikleri için neşelidirler ,mutludurlar ,gelecek karşısında kendilerine güvenleri vardır.”

RİZZOLİ & ISLES

Yeni bir amerikan yapımına başlamış bulunmaktayım .Ne zamandır izlemek istiyordum.Şu aralar  amerikan yapımlarını ne kadar özlediğimi fark ettim .Asya dizilerinden amerikan yapımlarna dönüş için iyi bir tercih .

Benim gibi polisçilik, dedektifçilik oynamayı seviyorsanız . Gri hücreleri çalıştırma vakti .CSI tarzı dizimiz bir kadın dedektif ve bir de kadın adli tıp doktoru ve yan karakterlerle bezenmiş.

Baş karakterlerin kadın olması hoşuma gitti .Sıradan bir dizi gibi başladı öyle çok fazla artısı, cazibesi yok ama ilerleyen bölümlerde ne olur bilemem.

Gelelim karakterlere ikisi de birbirinden farklı ,kişilikleri zıt mı zıt kadınlar .Dedektif sert mizaçlı ,gösterişsiz ,doktor ise soğuk kanlı ,her daim fotoğraf çekimine katılacakmış gibi şık giyinen ,tanıdıkları herkese teşhis koyup onları uzaklaştıran ,insanlardan korkan tuhaf ama iletişim kurmak için dedektife göre fazlası ile çaba sarf eden biri .

Dedektifimiz ise ailesi daha doğrusu annesi ile başı dertte olan ,kendini işine vermiş biri .Bu ikisi ne kadar farklı olursa olsun iyi anlaşıyor .Onların bu uyumu diziyi izlenir kılmış .Bir de tuhaf olmaları .Doktor bu açıdan sevdiğim bir karakter oldu .

Dizi tavsiyesi arayanlara benden söylemesi 🙂

O da Beni Seviyor …

Bu blogun ilk Türk filminden bahsedeceğim .Evet Amerikan ,Asya ,Avrupa derken Türk filmlerini bir kenara bırakmıştım. Eski olanlarını tabi su gibi biliyorum ama son zaman filmlerini bilmiyorum pek ,birde bazı filmler vardır kıyı da köşe de kalır kimseler bilmez .Bu film de ödüllü bir filmiş ama ben bilmiyordum .

Filmi nasıl fark ettim ; bir müzik videosu izliyordum sonra adına baktım bu filmin müziğiymiş.Açtım baktım filme ,ilginç geldi, izledim bende .Konusu Malatyada geçiyor .Filmi anlatmadan önce belirteyim çok içten, sıcak bir film olmuş .Sanırım kullanılan oyuncuların bir kısmının yöre halkından kullanılması inandırıcılığını artırmış bir de oyuncuları çok kaliteli bir yapım . Ayrıca belirtmek de fayda var film çok aksiyonluğu değil tersine dingin bir şekilde ilerliyor, böyle yapımları sevmeyenler sıkılabilir .İçimizden bir hikaye izlemek isteyenler ise hiç kaçırmasın .

Şimdi konuya geçebilirim .Esma karnesi kötü gelince babası tarafından babasının asker arkadaşı olan Kemal beyin yanına gönderilir .Kemal ,Esmanın babası ve yine bir asker arkadaşları birlikte toprak almışlardır ve çok iyi geçinen ,ilişkileri olan ailelerdir .Esma ,Saliha ‘yı çok sever .Tamda Esmanın yazı geçirmek için gittiği zamandan Saliha abisi Kemal in yanına döner ve Esma ile Saliha bir araya gelip sırdaş olur .Henüz 13 yaşındaki Esma ,Hüseyine vurulur ve bunu Salihaya anlatır .Saliha da ona cesaret verir. Sonrasında ne mi olur ?  İzleyin görün derim .Filmin müziklerini de çok sevdim .Şimdi o şarkıyı da paylaşıp kaçıyorum 🙂

LEYLA İLE MECNUN…

Ne zaman denk gelsem izlediğim ,çok komik bir dizi leyle ile mecnun. Aslında tv izlesem takip etsem her daim izlemek isterim absürd komedisi ile tam bir aile dizisi .

Bakkalı ,işsiz ismail abisi ,ak sakallı dedesi ,hırsızı ,aşıkları ve kötüleri ile gülme garantili bu dizinin geçen gün izlediğim bölümünden bir şarkıyı paylaşmak istiyorum .Çok sevdim aslında dizi ile ilgili yazmak istiyorum ama anlatamam en iyisi izleyin o esprilerin ve curcunanın tadını çıkarın diyorum .

Buyurun bu şarkının da keyfine varın efem 🙂

Mahallede takılırdım dokuza kadar
Her şeyi götürürdüm sakıza kadar
Kafamdan başka yüküm yok,
Yoktu kıza kadar, bu kıza kadar, bu kıza kadar.
laba lap lap lap laaaaaaps

Sırtımda hırkamla yaza kadar, ooo
Annemle giderdim pazara kadar
Ferdi’den başka gücüm yok,
Yoktu kıza kadar, bu kıza kadar, bu kıza kadar.
laba lap lap lap lap laaaaaaaaps

O gemi gelmedi limana kadar
İş arar dururdum sızana kadar
sebep sebep sebeeeeep
Ağzımdan çıkanla kulağımın duyduğu yok,
Yoktu kıza kadar, bu kıza kadar, bu kıza kadar.
laba lap lap lap lap lappss!

Kapı kapıyı açardı yetene kadar
Görüntü hep vardı tüpü bitene kadar
Ben böyle bir adam mıydım?
Mıydım? kıza kadar bu kıza kadar bu kıza kadar
laba lap lap lap lap lap!

Derdimiz vardı bize kadar
Şimdi oldular dize kadar
la la la la la la
Kıza kadar dize kadar, bize kadar.
laba lap lap lap lap lappss!

Bu da şarkının orjinali

hangi versiyonu daha iyi ? birde erikle kafayı bulmak çok iyiymiş ya 🙂

3.BULUŞMA, BÜYÜK ADA VE ÇİNGULAR

Geçen hafta üçüncü blog buluşmasına katıldım efem. Aslında bu yazının başlığı ”I m too good ”olarak sipariş edildi . O gün giydiğim t-shirt ‘ün üzerinde bu yazı vardı ama kusura bakma lee ben değiştirdim . Bloggerlar çalışkan çıktı hepsi yazdı ben en sona kaldım geç bir yazı oldu bu .

Cumartesi günü ben ,nefertiti, masalevi,koreesintisi,mukaddes,fatma,lee,la fea  buluştuk ve büyük adada piknik yaptık .Bu benim için 3 .buluşmaydı yine çok keyifli yine çok eğlenceliydi.

Bir de duyurmadığımız için gelmek isteyip de gelemeyenler olmuş bu yüzden şimdi burada söylüyorum karaokeye gitmeye karar verdik eğer katılmak isterseniz irtibata geçiniz lütfen . Ayrıca blogger olmanız gerekmez .Okuyucularda katılıyor ve çok eğleniyoruz .Bir sürü muhabbet ettik . Aynı şeyleri konuşmak çok iyi , dizilerin kritiğini yaptık , lee spoiler verdi .

 

En başından başlarsak ben sevda ile kabataş da buluştum sonra mukaddes ve betül  geldi .En son da vapura son an da yetişen lee .Uzun bir vapur yolculuğundan sonra adaya vardık, bu yol boyunca da hiç susmadık .

Nilü vapuru kaçırdığından mottorla geldi yanında fatma vardı ,çok sevindim tekrar geldiğine 🙂 Keşke bizde vapuru kaçırsaydık çünkü dönüş yolculuğumuz motorla oldu ve çok daha eğlenceliydi .En güzel kısımlardan biriydi 🙂

Adada o kadar çok yürüdük ki piknik yerini bulacağız diye hiking yapmış kadar oldum ama sonrasında güzelce bir yere geçip yemeklere saldırdık . Çok aç olduğumuzdan mı yoksa başka bir şeyden mi hepimiz tıkandık pek de yiyemedik . İp atladık valla zor zanaatmiş onca yıl geçmiş tabi çok zorlandım ben . Aramızda bunu çok iyi yapanlar varmış hayret ettim 🙂

Sonra oyun oynadık ,bol bol fotograf çektik yüzlerce foto oldu sanırım ah görmeliydiniz herkes de bir fotograf makinesi herkes birbirini çekiyor . Nilü habersiz çekilen fotolarda bile poz vermiş şaşırdım. Bir de adaya topuklu ayakkabılarla geldiği için iddia yı kaybettim 😦

Biz ne zaman bir araya gelsek vakit nasıl geçiyor anlamıyoruz . Dönüş yolcuğundan sonra ayrıldık ama yeni planlar yapmıştık bile 🙂 Lee nin gıcıklık yapan muhalif tavırlarını saymazsak süper üper bir gündü 🙂 İyi ki varsınız efem 🙂

Yeni blog buluşmalarında bloggerlar ve okuyucular olarak görüşmek üzere esen kalın 🙂

Kaybolma Sevdamız – İyi ,Kötü ,Tuhaf

Bu gün kardeşim sınava gireceği için kankim egosantrik rapsody ile birlikte okulu bulmaya gittim.baya bir yol kat ettik ve Koca Mustafa Paşa sokaklarında dolandık .Döndük dolaştık hep aynı noktaya çıktık hiç anlamadım o kadar yol gittik nasıl başa döndük 🙂

Bizim bir huyumuz var, şehri keşfetmek için sokaklarında kaybolmalıyız diye, sokak sokak dolaşırız çok zevklidir .Görmediğimiz yerleri görürüz. Bir de o çok dikkatli her bir şeyi görür bilir 🙂 Bir diğer tuhaflığımız da otobüs durağında bekleyip, ilk gelen otobüse binerek, bizi nereye götüreceğini bilmeden ,daha önce gitmediğimiz yerlere gitmek.

Koca  mustafa paşadan çıktık yola ,tesadüfen yıllar evvel gittiğimiz bir yere samatya sahiline gittik .Arasak bulamayız orayı ama ayaklarımız bizi oraya sürükledi .Çok güzel bir sahil başka hiç bir yer de böylesi yoktur çünkü ala bildiğine deniz manzarası çok ıssız kimseler ve manzarayı engelleyecek hiç bir şey yok .Bıraksalar o deniz kokusu ve beni benden alan rüzgarla saatlerce orada kalabilirdim 🙂

Bir de tam gününü seçmişiz yağmur yağdı istanbula , tabi kanki relax şeker miyiz biz dedi ve biz baya baya ıslandık çok eğlenceli bir gün geçirdim .Sirkeciye geldik sonrasında bir çok ünlü şahsiyetin uğradığı hatta imzalarının çerçevelettirildiği tarihi bir mekana götürdü beni . Birlikte müzelere de gitmemiz gerektiğine kanaat getirdikten sonra akşamın bir saatinde ayrıldık 😦

Akşam eve bir geldim” tv 8”  de ”   iyi kötü tuhaf ” filmi var .İyi ,kötü, çılgın diye çevirmişler filmi ama türkçe dublajlı izlemek önce tuhaf gelse de sonra seviyor insan . Türk televizyonları bu asya yapımlarını sevdi sanırım son zamanlarda çokca denk gelir oldum eskiden sadece amerikan yapımları vardı ya da bana öyle geliyordu 🙂

Filmin oyuncu kadrosu da çok iyi öncelikle benim için değerli bir oyuncu Byung-hun Lee, sonra  Woo-sung Jung, ve Kang-ho Song var .Üç oyuncu üç karakteri temsil ediyor iyi ve kötüyü sevdim ama tuhafı sevemedim .Film ise iyidir hoştur kıymetli oyuncular barındırır ,izlenilesidir 🙂

MIM : Müziğin Sesine Kulak Ver

Kaç zaman önce makinosev beni burada mimlemişti. Kusura bakma çingu yazmam uzun sürdü çünkü mim ‘in konusu sevdiğiniz bir oyuncunun oynadığı klipler ve söylediği şarkılar .Bu konu benim için hiç de kolay değil öyle araştırmacı falan değilim forumlarda da pek takılmam o yüzden kim hangi klipte oynadı bulmak zor geldi 🙂 Bildiğim şarkılar da genelde dizi ostları olunca mim bu zamana kadar bekledi .

Şimdi bulabildiğim iki tane klip paylaşacağım kim mi ? Tabi ki Song Joong Ki 🙂

Siz bakmayın Joong Ki ‘nin şarkıyı söyler gibi yaptığına şarkıyı Tei adlı bir şarkıcı söylüyormuş ama göz ziyafeti açısından Joong ki ‘yi oynatmak iyi fikir 🙂

Bu Joong ki de ne yetenekler varmış .Arkadan çıkıp geliyor düet yapmışlar ama Son Joong ki daha iyi söylüyor bence 🙂

Geldi sıra mim ‘i postlamaya Chibi’nin Virajlı Harfleri seni seçtim chibi .Kolay gelsin 🙂

DİNLİYORUM…

bu günlerde paylaşmak istediğim çok fazla şarkı var aslında ama parça parça gidelim öncelikle dizi müziklerinden bahsetmek istiyorum son zamanlarda izlediğim dizilerin ost larına bayıldım. gerçi ost unu sevmediğim dizi çok ender çıkıyor karşıma 🙂

kacima dediği kısımlara bayılıyorum .

fox rain olmazsa olmaz .

hoi hoi şarkısı kuşkusuz çok şirin bir şarkı telefonumun müziği yaptım 🙂

sırada çok sevdiğim the greatest love var .dugun dugun  bu şarkıyı duyunca dok go jin gibi kalbim küt küt atıyor 🙂

ve sadece ost yapsa yeter dedirten adam k.will efsanesi 🙂

city hunter ın o muhteşem ost u var sarang süper bir girişi var

ve 49 days ah diyorum ah

ruh bekçisi diyorum ah ah

ve kapanış efem

bir de bütün dizilerde görülen secret garden havası yüzünden bende bir parça paylaşayım bari 🙂

keyifli dinlemeler 🙂

ayrıca my girl friend is gumiho ‘nun diğer şarkıları da tavsiye olunur .

DÜN ve BUGÜN …

Pek televizyon izlemiyorum ama bu gün sinema kanallarına bakındım ve ”FATE”  adlı kore filmini gördüm .Çok uzun zaman önce izlemiştim filmi bu gün türkçe dublajlı görünce şaşırdım haliyle .Önce dublajı yadırgasam da izledim çünkü çok iyi bir oyuncu kadrosu var .Kurgusu ile de iyi bir filmdi .Tavsiye edilir .Oyunculara bakınca izlemek isteyeceksiniz 🙂

Fate ,destiny ,kader ne derseniz diyin artık 2008 yapımı film de Song Seung-heonKwon Sang-woo ,Ji Sung var . Velhasıl izlenilesi olmuş 🙂

Bir de bu gün ”cinayet var ” adlı 1954 yapımı bir filme denk geldim .Asıl adı” dial M for murder ” ,film Alfred Hitchcock filmidir. Dikkat çeken ise Grace Kelly tabi ki 🙂 Dedektiflik olayları severim derseniz gri hücreleri çalıştırmak adına iyi bir tavsiye olur 🙂

Dün ”Aşk ve Gurur” kitabının ingilizcesini aldım. Ayaklarım beni kitapçıya sürükledi resmen iki yerde vakit nasıl geçiyor anlamıyorum bir kitapçı iki oyuncakçı .Bazı hikayeler vardır asla sıkılmazsınız bu kitap da öyle işte tam bir baş ucu kitabı yayın evi bir sürü klasik eseri seri halinde yeniden yayımlamış hepsini almak istedim tabi ama malesef yapamadım 😦

Son aylarda kitap okumama rağmen aslında çok severim kitap okumayı .Bu aşk yeniden alevlenebilir .Sıcaklar yüzünden pc başında duramıyorum .Çatı katının en güzel yanı kapalı ve serin balkonu kitabımı alıp oraya kaçasım var 🙂

Bir de çok almak istediğim bir kitap var ne mi işte o kitap bir bulsam hiç kaçarı yok  🙂

çok istiyorum

öyle böyle değil

istiyorum

ama çok çok çok istiyorum

yeterli olmuştur sanırım 🙂

MİM : SORULARLA WİNPOHU

Mim olayını çok seviyorum. Bu sıralar dolaşan bir mim var bende iki kez mimlenmişim makinosev burada  ve nefertiti burada beni mimlemiş. Çifter çifter mim olurda ben cevaplamaz mıyım .

Hayalindeki meslek nedir?

Bu soruya önceden cevap veremezdim .Ben bunu olmak istiyorum diyemedim hiç bir zaman, çok istediğim bir meslek olmadı ve şartlar gereği iktisat okudum çok da severim bölümümü.Şu sıralar ilgi alanlarımdan olsa gerek aklımda senarist ,yönetmen gibi sinema ile ilgili bir meslek geçiyor bende yetenek olmadığından bunu bir kenara bırakırsak gezi programı yapmak isterdim .Aş kendini sunucusu Aydan Önder ‘e çok imreniyorum bu hayatta bir bu kadının yerinde olmak isterdim.

Yazın sürmeyi en sevdiğin parfüm?

Ben öyle belli bir marka kullananlardan değilim pek parfümde kullanmam ama çiçek kokusu olanlar tercihimdir hele de lavanta kokusu 🙂

En önemli makyaj hileniz?

Soruya gel benle makyaj aynı cümlede yana yana kullanılmaz bile .Makyajdan hiç anlamam ama ara sıra yaparım .Kalem çekmeyi bile beceremiyorum .Yeni öğrendiğim bir hile var .Dudaklara ruj sürmeden önce pudralamak daha kalıcı ve güzel görünmesini sağlıyormuş efem 🙂

Çay mı kahve mi? Şekerli/şekersiz,Sütlü/sütsüz?

Çaydan da kahveden de vazgeçilmez ki ama Sabah ve akşamları çay ,gündüzleri kahve desem .Çalışmak saatlerinde nescafe ama vazgeçilmezim türk kahvesi .İlle birini seçeceksem çay olur  o olmazsa kahvaltı olmaz 🙂

Tam şu anda kucağınıza bir cin düşseydi ve 3 dilek hakkiniz olduğunu söyleseydi, ne olurdu?

Hoş geldin cin kardeş neden bu kadar geçiktin yıllardır seni bekliyorum .Madem geç kaldın işte hazır liste, işe koyul bakalım.

1.Çok para o kadar çok ki denizde kum ben de para diyebileyim .İşsiz adama sorarsan ilk iş para der hem dünya seyahati falan beni bekler dimi 🙂

2. Bak cin kardeş bu bilim adamlarının becereceği yok sen bir zaman makinesi icat etsen diyorum .

3.Bir de insanların aklından ne geçtiğini okuyabilsem ne güzel olur bunu da halledersin değil mi ?

Kahvaltı, öğle yemeği, akşam yemeği ve tatli. Bu öğünlerden ömrünüz boyunca yalnızca bir tanesini seçmek zorunda kalsanız,hangisi olurdu? 

Aslında üçünden de vazgeçilmez ama akşam yemeği diyorum .Üstüne tatlı da alsam fena olmaz .Tek öğün olacaksa adam gibi bir öğün olsun şöyle dillere destan bir menü şart 🙂

Eğer Hello Kitty olsaydınız, kurdelanız ne renk olurdu?

Sevdiğim bir çok renk var ama kurdele olacaksa turuncu olsun .

Eğer ömrünüz boyunca yalnızca bir tane takı takma seçeneğiniz olsaydi bu ne olurdu?

Kolye hatta Goo Jun Pyo nun aldığı kolye yada  Tusukasa’nın veya Dok Go Jin’in taktığı kolye evet efem onların takılarını görünce kendimden geçiyorum 🙂

Sahip olmak istediğiniz bir yetenek?

Bir sürü dil konuşabilmek .Ne çok isterdim böyle bir yeteneği .Çok iyi dans etmek ,çok iyi enstruman çalmak ,çok iyi şarkı söylemek her hangi bir konu da çok iyi olmak da yeter aslında 🙂

Bitince almaya devam edeceğiniz bir kozmetik ürünü?

Zorunlu ürünleri bir kenara bırakırsak lipstick alırım .Bitmek üzere de 🙂

Eğer geleceği görme şansınız olsaydı, görmek ister miydiniz? Evetse tam olarak neyi görmek isterdiniz?

Tabi ki görmek isterim .Kariyer sahibi olacak mıyım .Şöyle tepe noktası ,kartal yuvası falan var mı geleceğimde onu görmek isterdim .Şuan tek düşünebildiğim mesleğim .Gelecek kaygısı sardı dört bir yanımı .

Gizli ünlü aşkınız kim?

Bu çok gizli ama ben ayran gönüllüyüm öyle bir kişiyi seçemem ,hepsini ayrı severim, en iyisi harem kurmak ne kadar düşünürsem düşüneyim birini daha fazla seviyorum diyemiyorum malesef 🙂

Neden blog tutmaya başladınız?

Gelelim hikayeme evet efem bundan yıllar yıllar eveldi .Bir üniversite öğrencisi internette tesadüfen bir blog  görür okumaya başlar çok sever .Oforinin blogunun bağımlısı olduktan sonra  diğer blogları okumaya başlar .Bende bir blog açmalıyım diye söylenir durur ve bir gün gaza gelip blog açar .Çok sıkıldığından bu blog olayını fazlaca sever ve kendini tutamaz ,internetten bir sürü hesap alır, hikaye işine bile girişir .Kendinden üçüncü tekil şahıs olarak bahseden bu kişi Winpohu’dur .Neden böyle bahsettiğini bilmemekle beraber az biraz çılgındır .

Sıra geldi mim ‘i postlamaya bu sıralar blog’ u pek sessiz olan nilü\’ye  gitsin blog biraz renklensin bir de yeni blogdaşım masalevi \’ne gitsin hadi  bakalım cevaplarınızı dört gözle bekliyorum 🙂

Resimlerin neden böyle olduğunu merak ediyorsanız tabi ki kale ,şato sevdamın miyazaki de vücut bulmuş hali gökteki kale fikrine deli olmam ,cin’den bunu da istemeliyim  🙂  dip not : ilk resim blogu açtığımda kullandığım ilk gravatardı.